9 Haziran 2017 Cuma

Ateizmin çeşitleri var mıdır?

George H. Smith, Anthony Flew ve Michael Martin gibi ateizmin tanıtımında önemli rol oynamış düşünürler tarafından kullanılmış bir sınıflandırma ateizmi ‘negatif ateizm’ ( ya da ‘zayıf ateizm’) ve ‘pozitif ateizm’ (ya da ‘güçlü ateizm’) olarak ikiye ayırır. Negatif ateizm, Tanrı'nın var olmasını prensip olarak mümkün görmekle beraber, var olduğuna dair hiçbir gerekçe bulunmadığı gerekçesiyle Tanrı'yı reddeder.

Pozitif ateizm ise Tanrı'nın var olmasını mümkün görmez. (Bunu, Tanrı kavramının geçerli bir şekilde tanımlanmadığı, içinde çelişkiler taşıdığı veya absürt olduğu vs gibi gerekçelere dayanarak yapar).

Yani negatif ateizmde bir iddia yoktur, sadece bir ret vardır. Pozitif ateizmde ise hem bir ret, hem de bir karşıt iddia vardır. Daha anlaşılır bir dille ifade edilirse, negatif ateist Tanrı kavramına ‘Var Olduğu kanıtlanmadığı sürece bu iddiayı kabul edemem’ şeklinde yaklaşır. Pozitif ateistin yaklaşımı ise, ‘Tanrı'nın var olması mümkün değildir’ şeklindedir.

İkisi de sonuçta Tanrı kavramını reddetmek noktasında birleştiğinden, ateizm tanımlanırken ikisinin ortak noktası olan ‘Tanrı'ya olan inançsızlık’ kullanılır. Çünkü bu inançsızlığın sebebi ne olursa olsun, ister delil yetersizliği, ister Tanrı kavramının anlamsızlığı veya absürtlüğü, ister başka bir gerekçe olsun, hepsinin ortak noktası kişide Tanrı inancının var olmamasıdır.

Ateizme dair bu sınıflandırma, özellikle 1990'lı yıllarda, internetin yaygınlaşmasıyla duyulmuş ve yayılmıştır. Fakat günümüzün pek çok etkili ve popüler ateistinin bu sınıflandırmaya rağbet etmediği de göze çarpmaktadır. Bunun sebebi muhtemelen bu sınıflandırmanın çoğu kişinin Tanrı'dan aynı şeyi anladığı kabulü altında yapılmış bir sınıflandırma olması, halbuki tartışılan Tanrı tanımına göre ateistin tavrının ‘pozitif’ ve ‘negatif’ ateizm arasında değişebilecek olmasıdır.

Ateist, var olmadığı gösterilebilecek bir Tanrı kavramını tartışırken, ki teizmin tipik Tanrı kavramı genellikle bu kategoriye girecek şekilde tanımlanır, ‘pozitif’ ateist tavır takınabilecekken, üzerinde düşünülerek geliştirilmiş, daha felsefi ve aslında teizmin tipik Tanrı'sını daha az andıran, fakat günümüzde kendilerine yine de sıkça rastlanan daha sofistike bazı Tanrı tanımları için ‘negatif’ ateist tavır takınabilir.

Dolayısıyla, tartışılan Tanrı kavramına göre değişebilecek ve mutlak bir sınıflandırma olamayacağı artık açık hale gelmiş bu ayrıma günümüzün yeni ateistlerinin git gide daha az rağbet göstermesi normaldir.

Bir de ateizmden farklı olarak, inançsızlığın başka türleri kabul edilebilecek agnostisizm, deizm ve panteizm denen düşünceler vardır.

Agnostisizm: Tanrı’nın ne var olduğuna ne de yok olduğuna inanmak için yeterince kanıt olmadığını, dolayısıyla bu konuda bir karar verilemeyeceğini söyler. Fakat agnostisizmin ‘teist agnostisizm’ ve ‘ateist agnostisizm’ olarak ikiye ayrılabileceğini söyleyen uzmanlar da vardır. Bu uzmanlara göre, teist agnostikler Tanrı'ya inanmak için yeterince kanıt olmadığını kabul etmekle beraber yine de Tanrı’ya inanmayı tercih ederken, ateist agnostikler Tanrı’ya inanmamayı seçer. Bu şekliyle ateist agnostisizm ‘zayıf’ ateizm haline dönüşmektedir.

Deizm: Deizm, evrenin bir yaratıcısı olduğunu kabul etmekle beraber, dinlerin ilahi olduğunu kabul etmez. Deizmin bakış açısına göre, Tanrı başlangıçta evreni yaratmış ve sonra işleyişine karışmamıştır. Dinler ilahi değil, insan yapısıdır.

Panteizm: Bir de panteizm denen bir düşünce vardır ki, içinde Tanrı adı verilen bir kavram içermekle beraber, daha çok din dışı bir bakış açısı olduğu söylenebilir. Panteizme göre, Tanrı evrenin ‘tüm’ü, ‘bütün’üdür. Var Olan herşey Tanrı'nın bir parçasıdır. Bu düşünce, Tanrı'yı doğaüstü bir metafizik kavram olmaktan çıkarıp, doğanın içine sokarak dinlerdeki tipik ‘Kişi Tanrı’ anlayışından uzaklaşmaktadır.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder