9 Haziran 2017 Cuma

Fatımilerden El-Hakim'in Tahta Çıkışı

El-Azik'in Mısır'daki zenginlik ve huzur dolu idaresinden (975-96) sonra sıra 11 yaşındaki oğlu el-Hakim'e (h. 996-1021) ve uzun bir huzursuzluk dönemine gelmişti. El-Hakim daha sonra tuhaf, keyfi ve gaddarca politikaları ile tanınacaktı; muhtemelen akli dengesi yerinde değildi. Kamu hayatını etkileyen beyanatlarında ifrat ile tefrit arasında gidip gelmekteydi. Dini zulümleri Hristiyan ve Yahudilere olduğu kadar Sünni Müslümanlara yönelikti.

Her şeyden öte, günden güne daha aşırı İsmaili bir tavır takınarak sonunda, mensuplarını gerçekten kendi Hanlığına inandıkları Dürzi dininin[90] çıkmasına neden olan ilahlık iddiasına başladı.

* 90 - Bu yeni mezhebin kurucusu ve isim babası, 1017'de Buhara'dan Mısır'a gelen ve ilahi ruhu Hz. Ali ve İmamlar vasıtasıyla el-Hakim'e intikal ettiğini ve vaazlar vermeye başlayarak onu ilahlaştıran, Muhammed bin İsmail el-Darazi (ö. 1019) adında İranlı bir İsmaili idi. Onun vaazları halk arasında karışıklıklara sebep oldu ve el-Darazi, ilkel dağlıların öğretilerine olumlu karşılık verdiği Lübnan dağlarına kaçtı. Bugüne kadar gelebilmiş olan Dürzilik inancı, Lübnan ve Suriye'de yoğun olan, Arapça konuşan, kapalı ve birbirine sıkınca bağlı bir topluluktur. Mensupları, dinlerinin öğretileri gözleme eğiliminde olduklarından, Dürzilik inancıyla ilgili bilgilerin doğruluğu kesin değildir; aslında, Dürzilerin çoğunluğunun kendileri de dinleri hakkında yüzeysel bilgilere sahiptir. Halk, oranı yüzde on olan ukal (bilgeler veya bilenler) ile cuhal (cahiler) şeklinde iki guruba bölünmüştür. Dürzilerin, inançlarında olduğu gibi, Sünni ve Şiilerinkilere benzemeyen kendi gelenekleri vardı. Bunlar hala Allah'ın yarı deli el-Hakim'in vücuduna girdiğine ve dünyanın son zamanlarında tekrar döneceğine inanırlar. Dürzilerin Müslüman kabul edilmesi çok zordur.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder