"Ayakları topukları ile beraber örten ve
adi yürüyüşle birbiri ardınca oniki bin adım veya daha fazla
yürüyebilen, içine kolayca su almayan ve herbirinin topuklarından
aşağısında ayak parmaklarının küçüğü ile üç parmak kadar delik, sökük,
yırtık bulunmayan, bağsız olarak ayakta duracak kadar kalın olan
ayakkabı"ya mest denir.
Abdestli iken ayağa giyilmiş bulunan bir meste tekrar abdest alınırken
mesh olunur. Yolcu olmayanlar yirmidört saat mest üzerine mesh
yapabilirler. Yolcu olanlar üç gün üç gece, yani yetmişiki saat
ayaklarını hiç çıkarmadan sade mest üstüne meshederler.
Mesh şöyle olur: Abdest azalarını yıkayıp sıra ayağa gelince, evvela sağ
elini su ile ıslatıp, sağ ayağının ucundan başlıyarak inciğine doğru
topukları aşmak üzere mestin üzeri ıslak üç parmakla, parmaklar açık
olarak ve el ayası dokunmayarak yukarı doğru sıvanır. Sonra sol el
ıslatılıp sol ayak da böyle mesholunur.
Meshin caiz olmasının şartları şunlardır:
a- Mestler abdestle giyilmiş olmalı,
b- Kundura gibi olmayıp, ayağın topukları görünmemeli,
c- Ayağa giyilen bu ayakkabı dayanıklı ve ayağın yürümeye tahammül edebileceği şekilde rahat olmalı.
d- Her bir mestin topuklarından aşağıda ayak parmaklarının küçüğü ile üç
parmak kadar delik, yırtık ve sökük olmamalı. Birinde bir parmak,
diğerinde iki parmak olursa zarar vermez. Yırtıldığı halde açılmaz ve
ayak görünmezse yine zarar vermez.
e- Bağsız ayakta durabilecek kadar katı olmalı,
f- Ayağa su almamalı, suyu emerek ayağa ulaşmasına engel olmalı,
g- Her ayağın ön tarafında hiç olmazsa, elin küçük parmağıyla üç parmak kadar aralık, yaratılıştan mevcut olmalıdır.
Sargı ve Yara Üzerine Meshetmek
Abdest azalarından birinde, kırık çıkık, yara ve çıban gibi bir şey
olduğu zaman su zarar verecek olursa mesh edilir. Zarar vermeyecekse
mesh edilmez. Sargı üzerine mesh edilecekse, el ıslatılır ve sargılı
olan yerin üzeri ıslak el ile sıvazlanır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder