19 Kasım 2017 Pazar

ŞİRKETLER (ORTAKLIKLAR)

Şirket; karışım ve ortaklığın sabit olması demektir. Ortaklık iki kısımdır.
Mallarda Ortaklık
Mufaveze ortaklığı
Ortaklar, tasarruflarında, borç alıp vermede ve şirkete elverişli olan mallarda eşit haklara sahiptirler.
Bu ortaklığın sahih olabilmesi için her iki ortağın da; hür, akıl-baliğ, müslüman olması veya her iki ortağın zımmi olması gereklidir.
Mufaveze ortaklığı ancak akit yapılırken "mufaveze" kelimesinin söylenmesi ile veya bu ortaklığın gerektirdiği bütün hususiyetler açıklanarak kurulur. Bu ortaklıkda malların teslim edilmesi ve iki ortak malının birbirine karıştırılması şart değildir. Bu şirketi kuranlar birbirlerinin vekili ve kefili olurlar. Ortaklardan birinin aldığı mal şirket adına alınmış olur. Ancak aile ve çocuklarının ekmeği, katığı, giyecekleri ve ortağın kendi giyeceği bu hükmün dışındadır.
Şirket-i İnan: Ortaklardan birisinin sermaye olarak koyduğu mal diğerinin koyduğu maldan fazla olabilir. İkisi de ortaklık işinde çalıştıkları zaman bir tarafın malında, iki fazlalığa rağmen kâra eşit şekilde ortak olabilirler veya ortaklık işinde çalışan için fazla kâr şartı konulabilir.
Ortakların sermaye olarak koydukları malları eşit olduğu halde kâr ve zararın farklı dağıtımını şart koşmuşlarsa, kâr şarta göre, zarar ise sermayedeki mallarına göre taksim edilir.
Şirket-i inanda ortaklar birbirlerinin vekilidir. Fakat birbirilerine kefil değillerdir.
Sanayi ortaklığı (İş Ortaklığı)
Aynı işi yapan veya işleri değişik olan iki sanatçının müşterek iş kabul etmelerine "sanayi ortaklığı" denir. Kazandıkları aralarında bölüşülür. Böyle bir ortaklık kurmak caizdir.
Ortaklardan birinin aldığı, kabullendiği bir işi yapmak diğer ortak üzerine de şarttır. Bu bakımdan işveren kimse ortaklardan herhangi birinden işin yapılmasını isteyebilir.
Vücuh ortaklığı (İtibar ortaklığı)
Sermayeleri olmadığı halde sırf itibarlarına dayanarak veresiye mal satın alıp satmak üzere iki kimsenin ortaklık kurmasına vücuh ortaklığı denilir. Bu ortaklıkda her ortak diğer ortağın vekili olur. Satın alınacak malın aralarında eşit olduğu şartı koşulmazsa, sağlanan kardaki hisseleri de eşit olur ve bunda bir ortağın fazla kar alması caiz olmaz.

MUDAREBE ORTAKLIĞI
Bu ortaklıkda çalışan (mudarıb) sermaye sahibinin karda ortağıdır. Çalışan ortağın sermayesi, ticaret için gezip dolaşmaktır. Sermaye, çalışacak olan ortağın yanında emanet olarak bulunur. Çalışan ortak, sermayeyi işletmeye başlayınca sermaye sahibinin vekili olur. Kar yapınca da ortak durumuna geçer. Eğer karın tamamı çalışan ortak için şart koşulmuşsa sermaye ona ödünç verilmiş olur. Karın tamamı sermayedar için şart koşulmuşsa bu "kar tamamen kendisinin olmak üzere başkasına sermaye vermekten ibaret bir anlaşma" olur. Mudarabe ortaklığı fasid (bozulunca) olunca, bu bir fasid kiralama (işçi tutma) olmuş olur. Mudarib (çalışmayı üzerine alan ortak) anlaşma şartlarına aykırı hareket ederse gasp eden hükmünde olur. Bu ortaklık, kar her iki ortak arasında orantılı olmak şartı ile geçerli olur. Eğer ortaklardan birine önceden belli bir miktar para kararlaştırılmışsa ortaklık bozulur. Ortaklık bozulduğu zaman kar, sermaye sahibi olan ortağın olur. Çalışan ortak işçi olarak emsallerine göre ücret alır. Zarar, çalışana aittir şartını koymak geçersizdir. Sermayenin çalışana teslimi şarttır. Çalışan ortağın peşin veya veresiye olarak satmak ve satın almak, kendisine vekil tayin etmek, yolculuk yapmak ve karı ortaklığa ait olmak üzere başkasına sermaye vermeye hakları vardır.
Sermaye sahibinin izni olmadan yahut kendi görüşüne göre hareket et denilmeden çalışan ortağın ayrıca bir mudarabe ortaklığı kurmaya hakkı yoktur.
Mudarib, sermaye sahibinin tayin ettiği beldenin dışına çıkamaz ve tayin edilen ticaret malından başka malın ticaretini yapamaz ve yine belirtilen tüccardan başkası ile ticari muamelelerde bulunamaz. Sermayedar, ortaklık için bir müddet koymuşsa bu müddetin geçmesi ile ortaklık sona erer. 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder